Çinli güneş paneli üreticisi Sunenergy, yerli ortağı Seul Enerji Yatırım A.Ş ile İstanbul’da bir üretim tesisi kurdu. İki şirket Eylül ayında, CSUN Eurasia adı altında yeni kurulmuş üç şirkete birlikte yatırım yapmak için anlaşmaya varmıştı. Şirketler artık CSUN Eurasia çatısı altında güneş hücreleri ve panellerini üretip, Türkiye ve komşu ülkelerdeki güneş enerjisi projelerine yatırım yapacak.
22,000 m2 alanı kapsayan söz konusu üretim tesisi Tuzla İstanbul Ticaret ve Endüstri Serbest Bölgesi’nde faaliyet gösterecek. Halihazırda 150MW’lık güneş paneli üretim hattı bulunan tesis, şirketlerin kuracağı 100MW’lık güneş hücresi hattı ile birlikte Mart ayında güneş hücresi üretmeye de başlayacak.
Sunenergy bu yılın ilk çeyreğinde Şangay’daki tesislerinden 200MW’lık üretim hattını da Türkiye’ye taşımayı planlıyor. Bu hamle yılın ilk yarısında Türkiye’deki üretimi yavaş yavaş artırma hedefinin bir parçası olarak görülüyor, ancak planın uygulanabilirliğinin piyasa dinamiklerine ve Türkiye’deki tesisin üretimde kaydettiği mesafeye bağlı olacağı söyleniyor.
Ayrıntılar için:
http://www.pv-tech.org/news/china_sunergy_establishes_production_facility_in_turkey
ABD hükümetinin kalkınma finansmanı kurumu OPIC (Denizaşırı Özel Yatırım Kurumu); Türkiye’deki yenilenebilir enerji, enerji verimliliği projeleri ve kobilere yatırımı desteklemek amacıyla 250 milyon dolar fon sağlamayı onayladı. Bu fonla Türkiye’nin 2023 yılına kadar toplam enerji portföyünün %30’unu yenilenebilir enerji yoluyla üretilmiş elektriğin teşkil etmesine yardımcı olunacak.
Ayrıntılar için:
BP tarafından yayınlanan bir raporda Türkiye’nin, petrol tüketimi önemli ölçüde artan ülkeler arasında en üst sıralarda yer aldığı belirtildi. Türkiye’nin enerji tüketimi 2011 yılında %9.2 artış gösterdi. Doğal gaz tüketimindeki %17.3’lük bir artışla da Yunanistan ile Çin’in ardından dünyada üçüncü sırada yer alan Türkiye’de elektrik üretiminin büyük kısmı doğal gazdan sağlanıyor.
Ayrıntılar için:
Türkiye’nin önde gelen otomotiv şirketlerinden Tofaş, AB çevre ödülüne layık görüldü. AB kriterlerine göre çevre yönetiminde Türkiye’deki en iyi şirket seçilen Tofaş’ın CEO’su Kamil Başaran, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada AB çevre ödülleri kapsamında aldıkları ödülün büyük önem taşıdığını belirtti. Başaran, Tofaş’ın sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde gerek ürünlerde gerekse üretim sürecinde etkili ve öngörülü bir çevre yönetim sistemi hayata geçirdiğini söyledi.
Tofaş 2010 yılında ürettiği toplam 312,000 araçla otomotiv sektöründe %28,5’lik bir paya erişmiş, böylece Türkiye’nin en büyük otomobil ve hafif ticari araç üreticisi olmuştu.
Ayrıntılar için:
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ankara ile Moskova arasında geçtiğimiz günlerde imzalanan doğalgaz sevkıyatı anlaşmasının Nabucco’nun gelişimine zarar vermeyeceğini belirtti.
Rusya’nın Avrupa’ya tedarik ettiği gaz Ukrayna’da bulunan ve Sovyetler döneminden kalan boruhatları üzerinden taşınıyor. Rusya’nın Güney Akım projesi ise Avrupalı tüketicilere Rusya dışındaki ülkelerden doğalgaz tedarik etmesi planlanan Nabucco boruhattına rakip olarak görülüyor. Moskova’nın Avrupa enerji piyasasına çeşitlilik getirecek Güney Akım projesi çerçevesinde Gazprom ile BOTAS geçtiğimiz ay bir anlaşmaya varmıştı.
Önemli bir not: Hem Nabucco hem de Güney Akım boruhatlarının Türkiye’den geçmesi planlanıyor.
Ayrıntılar için:
Rusya Çarşamba günü Türkiye’den aldığı onay ile birlikte, Avrupa’nın Rus doğalgazına olan bağımlılığını artıracak Güney Akım projesinin önündeki son büyük engeli de kaldırmış oldu.
Rusya ile AB arasında rakip boruhatları üzerine bir süredir devam eden çekişmeyi daha da sertleştiren bu gelişme Ukrayna’nın da kendi boruhattı sisteminin kontrolünü Rusya’ya vermesi yönündeki baskıyı artırdı.
Projenin ana hissedarı olan ve Avrupa’ya verilen gazın büyük kısmını tedarik eden Gazprom’da konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada, Türkiye’nin onayının Güney Akım projesinin planlandığı şekilde 2015 sonuna kadar hayata geçirilecek olması anlamına geldiği belirtildi.
Bir Avrupa Komisyonu sözcüsü ise Güney Akım anlaşmasının sonuca fazla bir etkisi olmayacağını ve “mevcut çerçeve ile yükümlülükleri etkilemeyeceğini” ifade etti. AB yetkilileri Güney Akım’ın Nabucco gibi proje aşamasına gelmediği fikrinde.
Güney Akım projesi üzerine anlaşmaya varıldığı haberi, Azerbaycan ile bazı Orta Asya ülkelerinden Avrupa’ya doğalgaz taşınmasını öngören Nabucco projesinin güçlüklerle karşı karşıya bulunduğu bir zamanda geldi. AB, projeyi birliğin Rusya’ya olan bağımlılığını azaltmak için öne sürmüştü. Ne var ki Azerbaycan da geçtiğimiz günlerde Türkiye’den geçecek ve Nabucco’nun güzergahına paralel olacak kendi boruhattını inşa etmeyi planladığını açıkladı.
Ayrıntılar için:
http://online.wsj.com/article/SB10001424052970204632204577126220469891132.html
Türkiye, seragazı salınımında herhangi bir azaltım taahhüt etmediği halde Kyoto Protokolü’nün sunduğu fon ve teknolojiye erişmeye çalıştığı için Günün Fosili ödülüne layık görüldü. İklim Eylem Ağı’na (CAN- Climate Action Network) göre Türkiye, 1990’dan bu yana seragazı emisyonlarını %98 oranında artırdığı ve şimdiye kadar bu gidişatı değiştirmek için herhangi bir yükümlülük üstlenmediği ya da açık bir hedef belirlemediği için bu ödülü hak etti. Türkiye bunun yerine maddi kaynaklarını daha çok sayıda kömür santrali inşa etmek, iki nükleer santral planlamak ve yol yapmaya sarf etmeyi tercih etti. 15 bin kilometrelik bölünmüş yeni karayolu ve İstanbul’a yapılacak üçüncü köprü de yolda.
Türkiye şimdi de herhangi bir emisyon azaltım hedefi ya da yükümlülük dillendirmeden Kyoto Protokolü’nün teknoloji ve finans mekanizmalarına dahil edilmeyi talep ediyor. Ülke hızla gelişmekte olan ülkeler için de kötü örnek teşkil ediyor. İktisadi büyüme söz konusu olduğunda hükümet rakamlardan bahsetmeyi çok severken, laf seragazı emisyonlarından açıldığında Türkiye bu rakamları halının altına süpürmeyi tercih ediyor.
Türkiye’nin bu “iki yüzlü” tutumu kabul edilemez. En iyi rüzgar, güneş enerjisi ve jeotermal enerji kaynaklarına ve en yüksek enerji verimliliği potansiyeline sahip ülkeler arasında yer alan bir ülke bundan çok daha iyisini yapabilir. Türkiye’nin Annex-1 ülkeleri arasındaki “özel konumu” bir şey yapmadan çok şey istemek için bir bahane olamaz.
Ayrıntılar için:
Today’s Zaman gazetesine konuşan Nissan Otomotiv A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu, elektrikli araçların Türkiye’deki geleceği karbon vergisinin uygulamaya konması ve şarj istasyonlarının kurulmasına bağlı diye konuştu.
Sancaktaroğlu, “Yollarda daha fazla elektrikli araç görmek istiyorsak, hükümetin pek çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi düşük karbonlu ya da karbonsuz araçların sürücülerini teşvik edecek yeni bir vergi sistemi benimsemesi ve ülke genelinde şarj istasyonları inşa etmesi gerekir” dedi.
Ayrıntılar için:
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız Perşembe günü yaptığı açıklamada, Japonya’nın Türkiye’de kurulması planlanan nükleer enerji santrali için bu ay sonuna kadar bir teklif vererek yol haritasını netleştirmesini beklediğini belirtti.
Yıldız daha önce de yıl sonuna kadar Japonya ile görüşmeleri sonlandırmayı ümit ettiğini ifade etmişti. Karadeniz kıyısında kurulacak santral için Tokyo Electric Power Co (TEPCO) ile Toshiba şirketleriyle görüşülüyor.
Ayrıntılar için:
Önümüzdeki on yıl içinde ilk nükleer reaktörünü inşa etmeyi planlayan Ürdün, atom enerjisi geliştirme konusunda Perşembe günü Türkiye ile işbirliği anlaşması imzalayacak. Ürdün en son İtalya ile olmak üzere 11 ülke ile de nükleer işbirliği anlaşması imzalamıştı.
Neredeyse tamamen ithal enerjiye bağımlı olan krallık, artan elektrik talebini karşılamak için geçtiğimiz yıl gözlerini nükleer enerjiye çevirmişti. 2019 yılına kadar reaktörlerini inşa etmeyi planlayan Ürdün, enerji altyapı yatırımları için 14 milyar dolarlık bir yatırım çekmeyi ve yenilenebilir enerji ile bitümlü şist (oil shale) gibi kaynaklarını daha da geliştirmeyi ümit ediyor.
Ayrıntılar için: