Blog Archives

Avrupalılar ekonomik krizden çok iklim değişikliğinden endişe ediyor

Haziran ayında 27 ülkeden 27,000 katılımcı ile gerçekleştirilen Eurobarometer anketinin sonuçları açıklandı. Buna göre AB kamuoyunun büyük kısmı küresel ısınmayı dünyanın karşı karşıya kaldığı en tehlikeli sorunlardan biri olarak görüyor. Ankete katılanların %51’i küresel ısınmayı en ciddi sorun olarak tanımlıyor. Genele bakıldığında ise katılımcılara göre iklim değişikliği, yoksulluğun hemen ardından dünyanın yüzleştiği en önemli mesele.

Avrupa Birliği İklim Komisyonu üyelerinden Connie Hedegaard konu ile ilgili yaptığı açıklamada sonucu yüreklendirici bir haber olarak niteledi. Hedegaard, “Bu araştırma da gösteriyor ki Avrupa vatandaşları karşı karşıya kaldığımız tek sorunun ekonomik sıkıntılar olmadığının farkındadır. Avrupalıların büyük çoğunluğu, politikacılarından ve iş dünyası liderlerinden bu önemli iklim meselesine bir an önce eğilmelerini bekliyor” dedi.

İklim değişikliğini çok ciddi bir problem olarak tanımlayan kişilerin sayısı da (%68), anketin en son düzenlendiği 2009 yılına oranla (%64) az da olsa bir artış gösterdi.

Bunun yanı sıra, katılımcılar iklim değişikliği ile mücadele etmenin ekonomik faydaları olduğunu belirtti. Her 10 kişiden 8’i bu sorunu ele almanın ekonomik bir canlanma getireceğini ve yeni iş imkanları yaratacağını ifade etti. İki yıl önce bu oran %66’nın biraz altındaydı.

Ankette ortaya çıkan bir başka sonuç da kamuoyunun seragazı salınımını cezalandırmak  ve enerji verimliliğini teşvik etmek için vergi alınmasına geniş destek vermesi oldu. AB genelinin ortalama %68’i böyle bir adımdan yana olacaklarını belirtti.

Anketin sonuçları Avrupa Komisyonu tarafından da memnuniyetle karşılandı ve üye ülkelerin iklim değişikliği mücadelesinde alınan tedbirlere destek vermeye devam ettiğinin kanıtı şeklinde yorumlandı.

Bu günlerde AB, birliğin emisyonlarını 2020 yılına kadar 1990 seviyelerinin %20 altına çekme hedefini daha da pekiştirmeyi, bu hedefi %30’a çıkarmayı tartışıyor.

Ayrıntılar için:

http://www.guardian.co.uk/environment/2011/oct/07/europeans-climate-change-poll

EPA, emisyon düzenlemelerinin yumuşatılacağını doğruladı

Amerikan Çevre Koruma Ajansı (EPA) yakında kamuoyuna sunacağı enerji santrali emisyon düzenlemelerinde, planlanandan %1.3 daha fazla sülfür dioksit ve nitrojen oksit salınımına yol açacak “küçük” değişiklikler yapacağını doğruladı.

Ajans, Cross-State Air Pollution Rule kapsamında yer alan 27 eyaletin 10’una, öteki eyaletlerden %1 daha fazla kirletme izni kredisi verileceğini, böylece bu eyaletlerdeki hava kalitesi standartlarının daha esnek hale getirileceğini açıkladı.

EPA, yapılan değişikliklerin düzenlemelerin etkisini zayıflatma amacı taşımadığının ve eyaletler tarafından sunulan en son kirlilik verilerine dayalı olağan bir değişiklik olduğunun altını çizdi.

Değişiklik, kuralların esnetilmesi için lobi yapan sektörler ve eyaletler için zafer niteliği taşıyor.

Ayrıntılar için:

http://www.businessgreen.com/bg/news/2115461/epa-confirms-plan-relax-emissions-rules

AB, havayolu şirketleri için uygulamaya koyacağı planı yumuşattı

Geçtiğimiz Pazartesi günü bir AB yetkilisi tarafından yapılan açıklamaya göre iklim değişikliği sürecini yavaşlatmak için hazırlanan AB planında, havayolu şirketlerine verilecek karbon emisyonu izinlerinin %85’i bedava olacak. Şirketlerin bedava verilen izinlerin maddi karşılığını filolarını modernize ederken kullanması umuluyor.

AB İklim Eylemi Genel Direktörü Jos Delbeke, ilk yıl sektörün ekonomik anlamda daha az etkilenmesi için havayolu şirketlerine verecekleri kotaların  %85’inin bedava olacağını açıkladı. Delbeke, havayolu şirketlerinin bu izinlerin ek maliyetini yolcularından karşılamalarına müsaade edileceğini belirtirken, bilet fiyatlarındaki muhtemel artışın 2 ile 12 Euro arasında gerçekleşmesini beklediğini söyledi.

Avrupa Komisyonu’nun iklim eyleminden sorumlu üyesi Connie Hedegaard da şirketlere ücretsiz verilen izinlerin havacılık sanayisine önümüzdeki on yılda 20 milyar Euro’dan fazla tasarruf ettireceğini ifade etti. Hedegaard, “Havayolu şirketleri elde edebilecekleri bu  gelirle filolarını modernize etmeye, yakıt verimliliğini artırmaya ve fosil olmayan yakıtları kullanmaya daha fazla yatırım yapabilir” dedi.

Ayrıntılar için:

http://www.google.com/hostednews/ap/article/ALeqM5h7fIgXQtZIIW2UmPg3sTN9gBbMkg?docId=0ebea0105eee42208e5d9d56b27ef98b

Fatih Birol: “Enerji ithalatı azaltılmalı”

Uluslararası Enerji Kurumu’nun (IEA) baş ekonomisti Fatih Birol, BM Genel Sekreteri Ban-Ki Moon tarafından, gelişmekte olan ülkelerin enerji ihtiyacı ile ilgili çalışmalar yürütecek yüksek enerji komisyonuna davet edildi. Bununla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Birol, Türkiye’nin gelecekteki enerji politikasına da değindi.

Türkiye’nin bugünkü ekonomik başarısının enerji politikasına mutlak surette bağlı olduğunu belirten Birol, “Şu andaki cari açık sorununu çözmek için petrol fiyatlarından kaynaklanan yükü azaltmak önemli. İthal petrolün yüksek fiyatı Türk ekonomisine yük oluyor” dedi.

Nükleer enerji tartışmaları hakkında da konuşan Birol, nükleer enerjinin hem Türkiye hem de dünya için vazgeçilmez bir kaynak olduğunu söyledi. Türkiye’nin enerji talebinin ekonomik kalkınmasına paralel artış gösterdiğini de ekleyen Birol,  “Türkiye’nin enerjide öteki ülkelere olan bağımlılığı büyümesini olumsuz yönde etkileyebilir. Türkiye, bölgedeki iktisadi ve jeopolitik etkisini artırmak için [nükleer] enerji yatırımlarını ertelememelidir” dedi. Birol’a göre petrol ithalatının nasıl azaltılabileceğine ve nükleer ile yenilenebilir enerji yatırımlarının petrol ve doğal gaza olan bağımlılığı nasıl aşağı çekeceğine odaklanılmalı.

Ayrıntılar için:

http://www.todayszaman.com/news-257143-turkish-energy-expert-urges-reduction-of-energy-imports.html

BM: Temiz enerjiye yapılan yatırımlar 243 milyar dolara ulaştı

Çarşamba günü BM’den yapılan açıklamaya göre temiz enerjiye yapılan küresel yatırımlar geçtiğimiz yıl rekor kırarak 243 milyar dolara ulaştı. Yatırımların büyük kısmı dünyanın en büyük 20 ekonomisinde gerçekleşti.

BM Kalkınma Programı tarafından hazırlanan rapora göre ;

-Son iki yılda 50’den fazla ulusal kamu iklim fonu yaratıldı.

-İklim değişikliğine karşı mücadele yolunda 6,000’den fazla özel sermaye fonu milyarlarca dolar destek sağladı.

-Toplamda 45 karbon piyasası bulunuyor.

-AB, Japonya ve ABD fakir ülkelerin küresel ısınmaya karşı verdiği mücadelelerine destek olmak amacıyla bu ülkelere halihazırda yılda 30 milyar dolar finansman sağlıyor.Yeşil İklim Fonu ile bu rakamın 2020 yılına kadar 100 milyar dolar seviyesine ulaşması bekleniyor.

-En başarılı ulusal iklim fonları Brezilya ile Çin’de bulunuyor.

Ayrıntılar için:

http://articles.economictimes.indiatimes.com/2011-09-14/news/30154338_1_climate-funds-climate-change-clean-energy

Çin’den Avustralya’nın karbon planına övgü

Çin hükümetinin enerji ve çevre politikaları ajansı başkanı Jiang Kejun, pilot karbon ticareti sistemlerinin araştırıldığını; Avustralya, Avrupa ve Kaliforniya’daki sistemleri temel alan farklı sistem planlarının 2013’ten sonra Çin’in altı eyaletinde deneneceğini açıkladı. Kejun, “Avustralya’nın sisteminin Avrupa’nınkinden daha iyi düzenlendiğini söylüyorlar. Bu durumda Avustralya önde gidiyor” dedi.

Avustralya hükümeti İklim Komisyonu’nun davetlisi olarak Victoria Üniversitesi’nde emisyon azaltma adımları hakkında rapor sunan Dr. Jiang, Çin’in emisyonlarının olağanüstü bir hızla arttığını doğrulayan verileri paylaştı ve Pekin’in beş yıllık iktisat planının ilk etapta emisyon salınımını azaltmayı, en nihayetinde de tamamıyla durdurmayı hedeflediğini belirtti. Bu nedenle de altı eyalet ve şehirde emisyon ticaret sistemleri denenecek. Her bölgede sistemin düzenlenişi, iş dünyasına konulan emisyon sınırları, emisyon seviyesinin takip edilmesi ve doğrulanması yöntemleri farklılık gösterecek.  Dr. Jiang, bazı analistlerin söylediğinin aksine Çin’in, 2015’ten önce pilot programlardan ulusal bir ticaret sistemine geçişinin pek mümkün olmadığını ifade etti.

Avustralya hükümeti ise önümüzdeki yıldan itibaren yürürlükte olacak sabit bir karbon vergisi ile ilgili düzenlemeyi Salı günü parlamentoya sunacak. Verginin 2015 yılında emisyon ticaret sistemine dönüştürülmesi planlanıyor.

Ayrıntılar için:

http://www.smh.com.au/environment/climate-change/beijing-praises-emissions-plan-20110907-1jxql.html

Meksika ormansızlaşmayı yılda %34 oranında azalttı

Meksika Çevre Bakanı Juan Elvira ülkedeki yıllık ortalama orman ve balta girmemiş orman kaybını azalttıklarını açıkladı.

Elvira,  2000 ile 2005 yılları arasında Meksika’daki ormansızlaşmanın 235,000 hektar olduğunu, ancak son beş yılda ormansızlaşma görülen alanın yılda ortalama 152,000 hektara düştüğünü açıkladı. Bu da Meksika’daki ormansızlaşmanın son beş yılda, her yıl %34 oranında azaldığını gösteriyor.

2007 yılından beri hükümetin ormanları koruma ya da eski haline getirme projeleri için büyük masraflar yaptığını söyleyen Elvira, Meksika Ulusal Orman Komisyonu’nun yıllık 6,4 milyon pezo (512 milyon dolar) bütçesi olduğunu ve bunun %69’unun yeniden ağaçlandırma projelerine harcandığını sözlerine ekledi.

Ayrıntılar için:

http://www.forbes.com/feeds/ap/2011/09/07/science-lt-mexico-deforestation_8664264.html

AB, Kyoto Protokolü’nün uzatılmasını teklif edebilir

Hükümet yetkilileri ve gözlemcilerin Point Carbon News’e yaptığı açıklamalara göre önümüzdeki günlerde AB, Kyoto Protokolü’ne can simidi olacak ve Temiz Kalkınma Mekanizması’nın 2012’den sonraki geleceğini güvence altına alacak bir plan teklifi sunabilir.

Birliğe üye ülkelerin yetkilileri önümüzdeki birkaç hafta içinde bir araya gelerek 1997 yılında imzalanan iklim anlaşmasının süresini uzatmayı resmi olarak destekleyen bir planı görüşecek. Böyle bir plan için öne sürülecek koşul ise yeni anlaşmanın 2018 yılında sona ererek yerini bütün büyük ülkelerin emisyonlarını sınırlayan tek bir küresel anlaşmaya bırakması olacak.

AB üyesi 27 ülke plana onay verirse plan, Kasım ayının sonunda Güney Afrika’da başlayacak BM iklim görüşmelerinde katılımcılara sunulacak.

Ayrıntılar için:

http://www.reuters.com/article/2011/08/22/us-eu-climate-point-carbon-idUSTRE77L4NQ20110822

Avustralya karbon ofset kanununu parlamentodan geçirdi, karbon fiyatlandırması sırada

Avustralya parlamentosu, hükümetin 2012’den itibaren karbon emisyonlarını fiyatlandırma planını tamamlayıcı nitelikteki, çiftçilikten ormancılığa kadar karbon kredilerinin üretimini ve ticaretini düzenleyen dünyanın ilk ulusal planını kabul etti.

Karbon Çiftçiliği Girişimi (Carbon Farming Initiative (CIF)) olarak bilinen yeni kanunlar, çiftçilerin ve yatırımcıların tarım arazilerinden ormancılık projelerine kadar ticareti yapılabilecek karbon ofsetlerini üretmesine olanak sağlayacak. Hatırlatalım, tarım da dahil arazi kullanımı Avustralya emisyonlarının %23’ünü teşkil etmekte.

Yeşiller Partisi Başkan Yardımcısı Christine Milne konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Yeşil karbon, kirliliğin fiyatlandırılması, yenilenebilir enerjiye ve enerji verimliliğine yatırımla birlikte iklim paketinin dört ana maddesinden biri” dedi. Milne, bu önergenin geçmesinin bütün bir paketin de geçeceğinin habercisi olduğunu ifade etti.

Hükümetin tahminlerine göre karbon çiftçiliği girişimi, Avustralya’nın karbon emisyonlarını 2050 yılına kadar 460 milyon ton civarından azaltmasına yardımcı olacak.

Ayrıntılar için:

http://www.reuters.com/article/2011/08/22/us-australia-carbon-idUSTRE77L1AF20110822


Endonezya emisyon hedeflerini tutturmak için orman yangınlarıyla mücadele etmeli

Yüksek karbon salınımı oranları Endonezya’yı ABD ve Çin’in ardından dünyayı en çok kirleten üçüncü ülke konumuna getirdi.

Ancak ülkenin İklim Değişikliği Ulusal Konseyi başkanı Rachmat Witoelar’a göre bu bilgi doğru değil. Rachmat, 1997-1998 ve 2006 yıllarında ülkede çıkan orman yangınlarından dolayı uluslararası kamuoyunun Endonezya’yı bu şekilde değerlendirdiğini belirtti.

Endonezya 2009 yılındaki G20 Zirvesi’nde karbon salınımını azaltma taahhüdü vermişti.

Emisyonlarını 2020’ye kadar %26 azaltma sözü veren Endonezya’nın kararı, emisyon azaltmayı taahhüt eden gelişmekte olan ilk ülke olmasından dolayı memnuniyetle karşılanmıştı.

Rachmat hedeflerine ulaşacaklarını söylerken hangi alanlara yoğunlaşıp nasıl ilerleneceğine akıllıca karar verilmesi durumunda ekonomik büyümenin yavaşlamayacağının da altını çizdi.

Ayrıntılar için:

http://www.thejakartapost.com/news/2011/08/15/ri-must-fight-forest-fires-meet-emissions-target.html