İlk bakışta kimse, Almanya’nın doğusundaki Feldheim adlı bu küçük köyü devrimle bağdaştıramaz belki; ama yalnızca 145 kişinin yaşadığı bu köy, Almanya’nın tamamıyla yenilenebilir enerjiden güç alan vizyonunu gerçeğe dönüştürdüğü için şimdiden dünyanın pek çok yerinden gelen çevrecilerin, uzmanların ve politikacıların istilası altında.
Ülke, Haziran ayında Merkel hükümetinin geçirdiği yasa ile on yıl içerisinde enerjisinin üçte birini rüzgar ve güneş enerjisi, jeotermal enerji, biyoenerji gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlama hedefi yolunda ilerlemeye başladı. Bir yandan da yeşil istihdamı ve enerji güvenliğini artırıp zararlı emisyonları azaltmayı amaçlayan yasayla ulaşılmak istenen nihai hedef, bu oranı 2050 yılına kadar %80’e çıkarmak.
Bu hedeflerin herbiri de dünyanın en iddialı ve pahalı hedefleri arasında gösteriledursun, ABD’den Japonya’ya öteki sanayi devi ülkeler de yenilenebilir enerjiden güç alan bir ülkeye dönüşmenin mümkün olup olmayacağını merak ediyor.
Ekonomik güçlükler yaşayan Brandenburg eyaletinin yaklaşık %30 oranında işsizliğin görüldüğü öteki köyleriyle karşılaştırıldığında, Feldheim’da işsizlik sıfır. Bu durum da yenilenebilir enerjiye yatırım yapmanın daha aydınlık bir geleceğe götürdüğünün göstergesi olarak yorumlanıyor. Köy sakinlerinin çoğu ya biyogaz üreten tesislerde ya da köyün elektriğini sağlayan rüzgar ve güneş enerjisi parklarında çalışıyor.
Feldheim’daki enerji konseptinin yaratılmasına ve gerçekleştirilmesine yardımcı olan Energiequelle şirketinin sözcüsü Werner Frohwitter’a göre, Feldheim’da bir enerji devrimi gerçekleşiyor.
Eklemekte yarar var, enerji devrimi yalnızca Feldheim gibi şehirden uzak bölgelerde yaşanmıyor. Öyle ki, Aralık ayının başlarında Berlin’de de önemli bir tanıtım yapıldı. Geri dönüştürülmüş malzemeden inşa edilen, kendi kendini idame ettirebilen, enerji verimliliğine sahip, hatta garajında elektrikli araçların şarj edilebildiği bir evin prototipiydi tanıtılan.
“Efficiency House Plus” adıyla anılan bu proje ile ilgili açıklamalarda bulunan Alman Ulaştırma Bakanı Peter Ramsauer, “Yalnızca yenilenebilir enerjiden güç alarak yaşamanın günümüzde dahi mümkün olduğunu herkese göstermek istiyoruz” dedi. Ramsauer, “Temel prensip, evin yaşamak için gerekenden daha çok enerji üretmesi. Bu fazla enerji ise elektrikle çalışan otomobilleri ve bisikletleri şarj etmek için kullanılabilir, ya da kamu şebekesine satılabilir” diye konuştu.
BMW AG, Daimler AG, Volkswagen AG ile Opel gibi Almanya’nın önde gelen dört otomobil üreticisi de bu projeye destek veriyor.
Ayrıntılar için: