Ekolojik temizlik markası Ecover, Brezilyalı plastik üreticisi Braskem ile bir anlaşma imzaladı. Anlaşmaya göre şirket bundan sonra ambalajlarinda şeker kamışından üretilen ve petrol bazlı plastiklere oranla % 75 daha az seragazı yayan yeşil polietilen kullanacak.
Ecover 2011 yılının Mart ayında 20,000 birimle pilot uygulamasını gerçekleştirecek. Şirket herbir ürünün karbon ayakizinin %45’inden sorumlu olan ambalaj üretim sürecinde açığa çıkan seragazı emisyonlarını bu yolla önemli ölçüde aşağı çekmeyi hedefliyor.
Ecover daha önce de bu yönde bazı girişimlerde bulunmuştu. Şişelerinin şeklini değiştirerek daha az malzeme kullanılmasını sağlamış, yeni şişelerin geri dönüştürülebilir ve yeniden kullanılabilir olmalarına özen göstermiş, bazı ürünlerinde de kısmi olarak geri dönüştürülmüş malzeme kullanmıştı.
Ayrıntılar için:
http://www.businessgreen.com/bg/news/1934017/ecover-plans-greener-packaging-2011
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası TSKB’den Çarşamba günü yapılan açıklamaya göre Alman Kalkınma Bankası (KfW) ile toplamda 91.7 milyon Euro’luk iki ayrı kredi kredi anlaşması imzalandı. TSKB yetkilileri 12 aylık vadeli ve üç yıl ödemesiz olan 55 milyon Euro’luk kısmın yenilenebilir enerjiyi teşvik etmek ve seragazı salınımını azaltmak amacıyla kullanılacağını belirtti. Geriye kalan, 20 yıl vadeli ve beş yıl ödemesiz olan 36.7 milyon Euro’luk kısım ise belediyelerin altyapı çalışmalarını desteklemekte kullanılacak.
Ayrıntılar için:
AA English News
Çin hükümeti yetkilileri ile Kazak liderler Kazakistan-Çin doğal gaz boru hattının ikinci ayağının açılışı dolayısıyla Astana’da bir araya geldi. Çin hükümeti yetkililerinin yaptığı açıklamaya göre Kazakistan’dan geçecek doğal gaz boru hattının ilk ayağı 2012’nin sonuna kadar hizmet vermeye başlamış olacak. 916 mil uzunluğundaki hatta 350 milyar kübik feet gaz taşınacak. Çin Ulusal Petrol Şirketi (CNPC) ilk safhası 2012’ye kadar bitmiş olacak hattın taşıma kapasitesinin 530 milyar kübik feet’e kadar artırılabileceğini belirtti. Proje, CNPC ile Kazak KazTransGas şirketlerinin işbirliğiyle gerçekleştiriliyor.
Ayrıntılar için:
İskoçyanın elektrik üretiminin çeyreğini yenilenebilir kaynaklardan elde ettiği biliniyordu ancak bu hafta içinde açıklanan rakamlar İskoçya’nın Avrupa’nın önde gelen yeşil teknoloji merkezlerinden biri olduğu gerçeğini bir kere daha gösterdi.
Dün açıklanan verilere göre yenilenebilir kaynaklar ülkenin 2009 yılındaki elektrik kullanımının %27’den fazlasına katkı sağladı. Toplam elektrik tüketimi ise %4 oranında azaldı.
Yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektrik miktarı %20 oranında bir artış gösterirken, rüzgar, dalga ve güneş enerjisi kapasitesi yıl içinde %37 oranında arttı.
İskoçya’nın bu başarılı performansı ihracatı da artırdı ve böylece İskoçya ürettiği elektriğin %25’ine yakınını Birleşik Krallık’ın diğer ülkelerine sattı.
Ayrıntılar için:
http://www.businessgreen.com/bg/news/1934390/scotland-generates-quarter-electricity-renewables
Kendi üretim ve işleme tesisleriyle İngiltere’nin önde gelen gıda perakendecisi Morrisons, karbon ayakizini rakiplerine kıyasla daha fazla kontrol edebiliyor. Enerjiden tasarruf etme fikri işletmenin bütün departmanlarına hakim olmasına rağmen tasarruf çabalarının odak noktasında, enerjiyi en fazla kullanan 425 Morrisons şubesi bulunuyor.
Şirketin tasarruf programına bakıldığında en çok yatırımın soğutucu ve refrijeranlara yapıldığı görülüyor. Gece perdelerinin, enerji kaçağını tespit eden dedektör sistemlerinin ve soğutucu optimizasyonu cihazlarının kullanılmaya başlanmasıyla birlikte şirketin yıllık enerji faturasında önemli ölçüde bir kesinti meydana geldi.
Marketlerde alınmaya başlanan enerji tasarrufu tedbirlerinden birkaçı da marketlerin geneline yayılan süzme sayaçlar ve yeni aydınlatma uygulamaları oldu. Ayrıca 30 şubede ortak bir ısı ve güç sistemi kullanılmaya başlandı.
Elbette bütün bu çalışmaların başarıyla gerçekleştirilmesinde çalışanlara verilen eğitim ve bilincin de büyük bir katkısı oldu. 130,000 çalışanına verdiği eğitimlerle Morrisons, İngiltere’nin en prestijli eğitim ödüllerinden Ulusal Eğitim Ödülü’nü (National Training Award) almaya hak kazandı.
Son olarak, Morrisons 2008 yılında Carbon Trust Standard ödülünü alan ilk süpermarket olmuştu.
Ayrıntılar için:
Farklı sektörlerde faaliyet gösteren Türk şirketleri enerjiye büyük önem veriyor. Çalık, Türkerler, Sanko, Zorlu, Boydak, Net, Tema, Akbaş, Şahinler, Akkok ve Erenler şirketleri enerji sektörüne yatırım yapıyorlar.
Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Konukoğlu Anadolu Ajansı muhabirine Perşembe günü yaptığı açıklamada 1996’dan beri şirket olarak enerji sektöründe faaliyet gösterdiklerini söyledi. Yatırımlarını yaparken Türkiye ve dünyadaki gelişmeleri dikkate aldıklarını belirten Konukoğlu, şimdiye kadar enerjiye 800 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını, önümüzdeki yıl ise sektöre yaklaşık 300 milyon dolar daha yatırım yapmayı hedeflediklerini ifade etti.
Zorlu Enerji Elektrik Üretim A.Ş Genel Müdürü Arif Özozan ise 1993’ten bu yana sektöre 2 milyar dolarlık yatırım yaptıklarını ve şu anda 15 enerji santralinde toplam 738 MW’lik enerji kapasitesine eriştiklerini açıkladı. Özozan, “Önümüzdeki dönemde yenilenebilir enerji yatırımlarındaki payımızı artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca yatırımlarımızla Avrupa, Asya ve Orta Doğu’da bölgesel bir güç olmayı amaçlıyoruz” dedi.
Net Enerji Yönetim Kurulu Başkanı İlker Şahin de enerji sektörüne üç yıl önce adım attıklarını ve önümüzdeki sene sektöre 90 milyon dolar yatırım yapmayı hedeflediklerini açıkladı.
Türkerler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Türker ise 2005’ten beri yatırımlarını enerji sektörüne de yaydıklarını ve önümüzdeki dönemlerde yenilenebilir enerji sektöründe çalışmayı düşündüklerini belirtti.
Ayrıntılar için:
http://www.aa.com.tr/en/turkish-companies-from-different-sectors-invest-in-energy.html
Yeşil arama motoru Ecosia’dan geçtiğimiz hafta yapılan açıklamaya göre sitede pek çok önemli yenilik hayata geçirildi ve böylece yağmur ormanlarını korumak için yardım toplamayı amaçlayan hizmetler yeni işlevlerle zenginleştirilmiş oldu.
Bu yıl ilk yaşını kutlayan Ecosia sosyal girişimi, Yahoo ve Bing arama motorlarının tekniğini kullanarak sitesine resim, video, haber ve harita arama seçenekleri ekledi. Bu değişikliklerle birlikte Ecosia arama motoru piyasada bulunan diğer arama motorları kadar çok sanal fonksiyon sağlayabilecek. Ayrıca kullanıcılar WWF (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) tarafından desteklenen yağmur ormanlarını koruma projesine de yaptıkları her aramayla maddi destek verecekler.
Ayrıca Ecosia’nın geçen hafta yaptığı açıklamada, arama motoru reklamcılığı sayesinde bir yıl içinde 160 bin dolar gelir elde edildiği belirtildi. Şirket, elde edilen gelirin %80’inin önceden söz verildiği gibi WWF’ye aktarılacağını duyurdu.
Ecosia’nın kurucusu Christian Kroll’a göre bu rakam böylesine sosyal bir işletme kavramının iş yapabileceğini herkese kanıtladı. Kroll, “Bu yeniliklerle birlikte dünyanın her yerindeki internet kullanıcılarının bizim sağladığımız sürdürülebilir hizmeti seçeceğini umuyoruz” dedi.
Ayrıntılar için:
http://www.businessgreen.com/bg/news/1933379/ecosia-revamps-green-search-engine
Yakıt hücreleri herhangi bir yakıt enerjisinden elektrik üretmeye yarayan dönüştürme cihazlarıdır. Pillerde olduğu gibi doğru akım elektriği üretirler, ancak elektrikle şarj edilmeyip, yakıt ikmallerini motorlarda olduğu gibi yakıt tanklarının doldurulmasıyla gerçekleştirirler.
Yakıt hücreleri tek başına düşünüldüklerinde bir yeşil teknoloji sayılmazlar. Ancak teoride yakıtın kimyasal enerjisini elektriğe dönüştüren oldukça verimli bir yöntemdirler. Bu da demek oluyor ki herhangi bir yakıtın enerjisinin üçte ikisi (bazen daha da fazlası) elektriğe dönüştürülebilir. Geri kalan enerji ise ısı enerjisi olarak açığa çıkar.
Her ne kadar son zamanlarda arabalardaki kullanımlarıyla ön plana çıkmış olsalar da, yakıt hücreleri başka alanlarda da kullanılarak enerjiyi mevcut teknolojilerden çok daha verimli bir şekilde dönüştürebilir. Yakıt hücrelerinin kullanımının yaygınlaşmasının önündeki en büyük engel ise performans ve dayanıklılık açısından kullanılabilir modellerinin pahalılığıdır.
Yakıtlar
Yakıt hücresinde bulunabilecek en basit yakıt hidrojendir, çünkü bütün yakıt hücreleri hidrojeni kolaylıkla oksijenle (genellikle havada bulunan) tepkimeye sokup elektrik üretebilir (su ile ısı da süreçte açığa çıkar). Diğer fosil yakıtlar (petrol, doğal gaz gibi) ve yenilenebilir yakıtlar (biyodizel, biyogaz gibi) yakıt hücrelerinde kullanılabilir. Bu yakıtlar ya doğrudan ya da yakıt işleme cihazı diye bilinen reformerler yardımıyla hidrojene dönüştürüldükten sonra kullanılırlar.
Uygulamalar
Yakıt hücreleri geniş bir kullanım alanına sahiptir ve yakın gelecekte de fiyatları düştükçe yeni piyasalarda da sıklıkla görülecektir. Orta vadede, evlerde ve iş yerlerindeki laptop ile cep telefonları gibi taşınabilir cihazlarda; taşıtlarda ise taşıtlar hareket etmeseler de taşıtların yerleşik sistemlerinde yardımcı güç birimi olarak kullanılabilir. Otomotiv sanayisinin tahminlerinin ışığında ise gelecekte taşıtların çoğunun elektrikle çalışması bekleniyor. Bu açıdan yakıt hücreleri hidrojen ya da başka yakıt türlerini kullanarak taşıtların elektrik ihtiyacını karşılayabilecektir.
Ayrıntılar için:
Türkiye, Rusya ile birlikte ilk nükleer enerji santrali projesinin düğmesine bastıktan sonra bu ülkeyle endüstriyel ve ticari alanda işbirliğini artırmayı planlıyor.
Rusya başbakan yardımcısı İgor Seçin ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hafta içinde proje şirketi ile ilgili düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Toplantıda konuşan Yıldız, “Türkiye ile Rusya öteki sektörlerde de ortak projeler için çalışmayı sürdürecektir” dedi.
Yıldız, “Birlikte inşa edeceğimiz Samsun-Ceyhan petrol boru hattından doğal gaz ticaretine kadar, sanayi ve ticarette stratejik ortaklık projelerinde işbirliği yapacağız” diye konuştu.
Mayıs ayında Türkiye ile Rusya Akkuyu’da bir nükleer enerji santrali kurmak için anlaşma imzalamıştı. Rusya devlet atom enerji şirketi ROSATOM’un 2013 yılında inşasına başlayacağı santralin 2018 yılında elektrik üretmeye başlaması hedefleniyor.
Son 40 yılda dört defa, nükleer enerji santrali kurma girişiminin sonuçsuz kaldığını ifade eden Yıldız, Türkiye’nin ekonomisi büyüdükçe ve enerji kaynaklarına olan ihtiyacı arttıkça nükleer enerji projeleri üzerinde çalışmaya devam edileceğini belirtti.
Ayrıntılar için:
ABD Çevre Koruma Ajansı, seragazlarını düzenleyebilme yetkisine karşı açılan davalar dolayısıyla uzun zamandır sürdürdüğü hukuki mücadeleyi kazandı.
Geçtiğimiz hafta Columbia Temyiz Mahkemesi ÇKA’nın karbon emisyonlarını azaltmak için düzenlemeler yapmasını yetkilerini aşmak olarak değerlendiren çok sayıdaki işletmeyi haklı bulmadı ve davalarını reddetti.
Texas eyaleti, petrol rafinerileri ile kamu hizmeti veren gruplar, düzenlemelerin ekonomiye zarar vereceğini belirterek ÇKA’yı eleştirmiş ve ÇKA’nın Temiz Hava Kanunları altında seragazlarını kontrol edebilme iznini almak için zamanında kusurlu kanıtlar öne sürdüğünü savunmuşlardı.
Ancak mahkeme davaların, mahkemenin kararını askıya almasını gerektirecek kadar kesin kanıtlar içermediğini ve şirketlerin “iddia ettikleri zararların söylentiden öteye gidemediği” hükmüne vararak davaları reddetti.
Ayrıntılar için:
http://www.businessgreen.com/bg/news/1932022/epa-wins-crucial-victory-carbon-regulation-legal-fight