Enerji santrallerine yatırım yapan demir-çelik üreticisi İçdaş, Yapı Kredi Bankası ile Vakıf Bank’ın da ortakları arasında olduğu konsorsiyumla 253 milyon dolarlık kredi anlaşması imzaladı. Kredi, Erzincan’daki Karasu Nehri üzerinde inşası süren baraj ve hidroelektrik santralin yapımına harcanacak.
30 ayda bitmesi planlanan tesis, saatte 500 milyon kilowatt elektrik üretecek.
Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Faik Açıkalın, “Enerji arzı ve talebi arasındaki açık gerekli yatırımlar yapılsa dahi büyümeye devam edecek, çünkü talep her geçen gün daha da artıyor” dedi.
Açıkalın ülkemizi sosyal ve ekonomik kalkınmaya götürecek yenilenebilir enerji projelerini desteklemeye devam edeceklerinin altını çizdi ve “Bu sayede yabancı kaynaklara olan bağımlılığımızı azaltıp, yeni iş olanakları yaratacağız” diye ekledi.
Vakıf Bank Genel Müdürü Süleyman Kalkan ise enerji projelerini desteklemeyi sürdüreceklerini belirterek, Vakıf Bank olarak, 2005’ten beri elektrik ve hidroelektrik santralleri kurmak isteyen yerli ve yabancı konsorsiyumlara 3,4 milyon TL değerinde kredi verdiklerini söyledi.
Ayrıntılar için:
http://www.hurriyetdailynews.com/n.php?n=local-lenders-fund-hydroelectric-plant-project-2010-11-29
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Güneydoğu Avrupa Yenilenebilir Enerji Konferansı’nda konuşan proje koordinatörü Tom Popple “Türkiye gittikçe büyüyen yenilenebilir enerji piyasasıyla “Altın Çağ”ına giriyor” dedi.
26 Kasım’da İstanbul’da gerçekleştirilen konferans güneş, rüzgâr ve biyogaz gibi alternatif enerji kaynakları konusunda Güneydoğu Avrupa’da meydana gelen gelişmeler üzerineydi.
Konferansta konuşan Demirer Holding CEO’su Erol Demirer, “Son tahminlere göre Türkiye’de karlı bir rüzgâr enerjisi piyasası bulunmakta. Memnun edici sonuçlar doğuracak bu piyasa muhtemelen on yıldan kısa bir süre içinde nükleer alternatiflerini geride bırakacak” diye konuştu.
Rüzgâr enerjisi yatırımlarından daha çabuk kazanç sağlayabilmek için şu anda rüzgar için verilen 5,5 euro cent civarındaki fiyatın 7,5 euro cent seviyesine çıkarılması gerektiğini belirten Demirer, bu hedefin ise ancak hükümetin ödenek vermesi durumunda gerçekleşebileceğini ifade etti.
Almanya’da biyogazın başarılı bir şekilde üretilmesine ve kolaylıkla saf metana dönüştürülmesine değinen BiyogazDer başkanı Altan Denizsel ise “Almanya’da 5,000 biyogaz santrali olabiliyorsa, Türkiye’de de olabilir” dedi.
Katılımcılardan Lahmeyer International Türkiye başkanı Bungo Ezawa, Türkiye’nin güneş enerjisi kapasitesi yönünden rahatlıkla Güney İspanya ile kıyaslanabileceğini belirtti.
Toplantıda konuşan bir işadamı “Türkiye’nin yenilenebilir enerji ve bu alandaki düzenlemeler ile ilgili hâlihazırda bir yasası bulunmuyor. Sorun temel olarak hükümet desteğiyle ilgili, bir diğer yönden ise küçük şirketlerin uzun vadede bir yatırım hedeflemeksizin, spekülasyonlara dayanarak yenilenebilir enerji lisansları almalarından sorunlar yaşanıyor” diye konuştu.
Ayrıntılar için:
http://www.hurriyetdailynews.com/n.php?n=turkey-entering-golden-era-in-renewable-market-2010-11-28


